Kayıtlar

Haziran, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

WITTGENSTEIN Logisch-philosophische Abhandlung

Wittgenstein Çeviri: Saliha Gürbüz Bu kitabı belki sadece, burada ifade edilen düşünceleri ya da benzerlerini, kendisi de bir ara düşünmüş olan kişi anlayacaktır. Bu bir ders kitabı değildir. Bu kitap amacına - eğer bunu okuyan anlayışla okur ve ona zevk verirse- ulaşmış olacaktır. Bu kitap felsefe sorunları ile uğraşıyor ve zannediyorum ki, bu problemlerin sorunsallaştırılması dilimizin mantığının yanlış anlaşılmasına dayanan sorunlardan oluşuyor. Kitabın neredeyse bütün anlamı kelimelerle ifade edilebilir. Söylenebilir olan zaten kolayca söylenebilir, üzerinde konuşulamayacak olan hakkında sükût etmelidir. Bu kitap düşünceye – veya daha çok düşünceye değil de düşüncenin ifadelerine, bir sınır çizmek istiyor. Düşünceye bir sınır çizebilmek için, biz bu sınırın iki tarafını da düşünebilmeliyiz ( bu demek oluyor ki bizim düşünülemez olanı düşünebilmemiz gerekir). Bu sınır sadece dilin içine çizilebilir olacak, anlamsız olan sınırın öteki tarafında bulunan olacak. Be

Wolfgang Borchert - Mutfak Saati

Özgün adı: Die Küchenuhr (1947) Çeviri: Saliha Gürbüz Wolfgang Brochert   -  Alman şair, oyun ve öykü yazarı. II. Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıkan, şehirlerin yıkılması, ailelerin dağılması, ve savaş travmaları ile şekillenmiş bir edebiyat türü olan   Yıkım Edebiyatı 'nın (Almanca: Trümmerliteratur) en tanınmış yazarlarındandır. D: 20 Mayıs 1921 Hamburg - Ö: 20 Kasım 1947 Basel.  Onun uzaktan kendilerine doğru geldiğini gördüler, çünkü dikkat çekiyordu. Çok yaşlanmış bir siması vardı, fakat yürüyüşünden onun henüz yirmi yaşında olduğu anlaşılıyordu. Yaşlı yüzü onlara dönük banka oturdu. Ve onlara elindekini gösterdi. Bu bizim mutfak saatimiz idi dedi, güneşteki bankın üzerinde oturanların yüzlerine sıradan bakarak. Evet, ben onu buldum, ona bir şey olmamış. Elinde yuvarlak tabak beyazlığında bir saat tutuyor parmaklarıyla mavi boyalı rakamlarına dokunuyordu. Değerli bir şey değil dedi, özür diler gibi, bunu ben de biliyorum. Ve çok güzel de değil, beyaz cilalı bi

Wolfgang Borchert - Geceleri fareler uyur tabii ki...

Özgün adı: Nachts schlafen die Ratten doch - Çeviri: Saliha Gürbüz Wolfgang Brochert  -  Alman şair, oyun ve öykü yazarı. II. Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıkan, şehirlerin yıkılması, ailelerin dağılması, ve savaş travmaları ile şekillenmiş bir edebiyat türü olan  Yıkım Edebiyatı 'nın (Almanca: Trümmerliteratur) en tanınmış yazarlarındandır. D: 20 Mayıs 1921 Hamburg - Ö: 20 Kasım 1947 Basel.  Tek başına kalmış duvarın boş pencere oyuğu, erken akşam güneşinin mor kırmızı ışıklarıyla dolu esniyordu. Toz bulutu, sarp dizilmiş baca tuğlalarının kalıntıları arasından parıldıyor, yıkıntı yığını uyukluyordu. Gözleri kapalıydı, aniden ortalık daha da karardı. Birisinin gelip karşısında durduğunu fark etti, sessiz ve karanlık... İşte şimdi yakalandım! Diye geçirdi aklından. Fakat gözlerini hafifçe araladığında, karşısında fakirce bir pantolon giydirilmiş iki bacak gördü. Karşısında oldukça eğri büğrü duran bacaklar. Öyle ki; aradan karşısı görünüyordu. Pantolondan yukarıya doğ

SIGMUND FREUD

Sigmund Freud - Hauptwerke kitabından bir bölüm. Çeviri: Saliha Gürbüz Marksist teorideki satırlar beni hayrete düşürdü, sanki toplum türlerinin gelişmesi doğa tarihi sürecindeymiş, ya da sanki sosyal sınıflandırma değişimleri bir diyalektik aşama yolunda dağılmış bir durumdaymış gibi. Bu tespitleri tam olarak anlayabildiğimden emin değilim, kulağa materyalistmiş gibi gelmiyorlar, aksine daha çok okullarından Marks’ın da yolunun geçmiş olduğu, o karanlık Hegel’ce filozof yenilgisine benziyor. Tarihin başlangıcından beri en az insan güruhu arasında bile vuku bulması alışkanlık haline gelmiş olan, sınıf oluşumunu toplum içinde kavgaya tekrar yönlendirmek olan bu acemi düşüncemden nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Sosyal farklılıkların temelinde nesil ve ırk farkları var olduğunu sanıyordum. Belli ki; Marksizm’in gücü, tarihi algılayışında ve onun üzerine temellendirilen geleceği kestirmesinde değil, aksine, insanların ekonomik şartlarının onların entelektüel, ahlaki ve sanatsal dav